2öğretmen1kitap

Merhaba sevgili takipçilerim , sizlere en son bitirmiş olduğum Stephan Zweig'in bu kitabını tanıtacağım. Bu eser beş adet seçme öykülerini içeriyor . Ve duyguların inişli çıkışlı değişmeleri , kişilerin ruh tahlilleri okumaya başladığınız andan itibaren dikkatleri çekiyor . Bu öyküler birbirinden bağımsız fakat tek ortak yönleri hepsinin ölümle son bulması...    Kitaba ismini veren "Ay Işığı Sokağı" adlı öyküden biraz bahsetmek gerekirse : Geminin gecikmesiyle ilk gece trenini kaçıran bir gezgin kendine yol arkadaşı bulmaya çalışıyor ve başka hayatlara istemeden konuk oluyor .   Eşini , kendisine köle edip onun ellerinden kayıp gitmesine şahit olan adamın sonradan eşini ne kadar çok sevdiğini anlaması ve onu geri kazanmaya çalışmasını anlatıyor . Adam maddiyata düşkün ve bu durum eşini geri kazanma aşamasında ona engel oluyor.   Öykü hiç bilinmeyen bir şehrin , bilinmeyen sokaklarında gezdiriyor bizi sıkmayan betimlemeler ve ruh tahlilleri kitabı okunur kılıyo...

Orta Asya'da ünlü bir deyiş vardır. ''İki Cengiz geldi dünya'ya biri (Cengiz Han) kılıcıyla biri(Aytmatov) kalemiyle dağladı yürekleri.İkisi de acının ne olduğunu kalplere işledi.'' Kırgız Edebiyatı'nın önde gelen ismi Cengiz Aytmatov aslında bir başka kitabı Gün Olur Asra Bedel isimli romanının  bir bölümü olan  Cengiz Han'a Küsen Bulut isimli öyküsünü ayrıca bir kitap olarak yayımlamıştır.Türkiye'de Ötüken Neşriyat tarafından basıma girmiş eser çoğu kitapçıda Dünya Edebiyatı raflarını süslerken benim gönlüm, bu kadar bizden esintileri olan bir eseri Türk Edebiyatı raflarında olması gerektiğini düşünüyor. Her neyse kitapta kahramanın ölüm sebebi kitabın ismiyle aynı efsaneyi yazıya geçirmiş olmasındandır. Efsanede Cengiz Han'a;onun seferlerine ve Cengiz Yasası'nın değişmezi kabul edilen folklorik öğelere yer verilmesi kitabı alımlı kılan noktalardan. Tabi anlatıcı Cengiz Aytmatov olunca ustanın dilinden ...

      İsminden de anlaşılacağı üzere; islamiyet ve zamanın düşünce tarzları , kısa kısa ancak yoğun bir şekilde yazılmış pasajlar eşliğınde açıklanmıştır.          Özellikle Kapitalizm, komünizm ve bunların yanında az da olsa budizm , maniheizm ve benzerlerinin eksikliklerini yanlışlarını açıklayan ve İslam'ın üstünlüğünü gösteren bölümler dikkat çekici . Daha çok kitabın baş kısımlarında bu tartışmalar yer alıyor . Hristiyanlık ve Yahudilik ile ilgili karşılaştırmalar yapmış ve edebi bir üslupla İslam'ın yerini ve önemini vurgulamış.     İslam dininin genel prensiplerinin edebi bir dille anlatıldığı bu muazzam eserde karşılaştırmada ve terimleri ustalıkla kullanması Sezai Karakoç'un donanımlı bir şair , yazar olduğunu bana bir kez daha hissettirdi.Yazılarda Sosyolojiden , felsefeden ve İslami İlimlerden etkiler bulmanız olasıdır. Ezan sesi ile çan sesi arasındaki ayrımı size aktarmak istiyorum : "Her sabah , daha gün doğmadan ,...

Edirne'den yola çıktık . Gezilecek yerlerin rotasını çıkarmış ve bilgi toplamıştık. Tren ile Tekirdağ'a doğru yola koyulduk. Yaklaşık bir buçuk saat sonra Muratlı Garı'nda indik.Merkeze geçebilmek icin cadde üzerinden geçen otobüslere binmeniz yeterli aslında 20 dakika falan sürmesine rağmen 5 tl gibi fazla bir ücret aldılar. Önce şehrin girişinde sizi Balkan Şehitliği karşılıyor. Bu durum zaten Balkan şehirlerinde var. Uzun önce bir yoldan sahile doğru ilerledik sabah saatleri olduğu için yeni açılan dükkanlarla birlikte şehir hareketleniyordu.    Sahil yolu gayet temiz ve genişti.Sahil boyunca sizlere birçok balıkçı ve çay bahçeleri eşlik ediyor. Balık ekmek etmenizi tavsiye ederim taze ve uygundu. Aynı zamanda sahilin karşı yolunda Tekirdağ Köftecileri var . Porsiyonu genellikle 15-20 tl arası.     Sahilin üst yolunda kalan Rakoczi Caddesi  ve Müzesi  var . Biraz daha tarih kokan sokaklar buralar . Müze ücreti 3 tl uğrayın mutlaka. Yolun 20...

Küçük Prens: Hemen hepimizin kitapçılarda gördüğü instagram ile birlikte kitabı dışında adeta bir Disney karakteri gibi anahtarlığı, cüzdanı, çantası, defteri de basılan hatta adına kulüpler bile düzenlenen bu dostumuz bir başyapıt olarak kitaplar arasından sıyrılmayı hak etmişe benziyor. Kitabı konuşmadan önce gelin biraz kitabın etkilerinden söz edelim. Kitap Fransız savaş pilotu Saint Exupery tarafından kaleme alınmış gerek çocuklar gerek yetişkinler tarafından ilgi ile okunmuş ve sevilmiş bir zaman sonra bu ilgi sokak, cadde, okul hatta hava alanı  isimlerinde görülmeye bunun da ötesine geçerek Fransız Frank ’larında kitabın içindeki çizimler kendine yer etmeye başarmıştır. Eser abartısızca -nesnel gerçeklikle- söylüyorum ki Fransız ve Dünya Edebiyatı için bir kilometre taşıdır. Kitaba da ismini vermiş kahramanımız Küçük Prens’in birçok özelliği bulunmakla birlikte onun bir özelliği de Dünyalı olmamasıdır. O minik bir asteroid olan B612’de yaşamak...

Merhaba sevgili okurlar , ocak ayı içinde okuduğum son kitabı sizinle paylaşmak istiyorum . Bu sıralar fazlasıyla İnci Aral okumuş olmakla beraber "Safran Sarı" isimli kitabı sizlere bahsetmek istiyorum 😊      Safran Sarı; para ,güç ve başarı peşinde koşarken kimliklerinden , aşktan ve umutlarından uzaklaşan , gittikçe artan otuzlu yaşlarda bir kesimin önce sevgiyi sonra geleceğe olan inancını en son olarakta ruhunu kaybedişini anlatan bir roman.      Melike karakteri üzerinden aşk , hayat , iş ve dönemin çalkantılarından etkilenen insanlar anlatılmış . Melike bir gün bir yazı yazıp internette paylaşıyor ve bu sırada zengin ama mutsuz bir adamla konuşmaya başlıyor iki ayrı hayat ,iki farklı yaşamın gerçekleri , sürprizleri ...     İnci Aral'in bu romanında sanal paylaşımlarla hikayenin buluşması dikkat çekiyor . Yazar bir yandan günlük hayatı , yaşamın doğurduğu gelişmeleri ,duyguları ve ilişkileri yakalamış aslında hepimizin klavye ge...