Ana içeriğe atla

Beni SINAvMA

Türkiye'yi gerçekte kim yönetiyor? Seçenler seçilenleri mi yoksa seçilenler seçenleri mi yönetiyor diye uzun uzun düşünmek gerek bu politik açmaz karşısında. Pek çokları seçilenlerin seçenleri yönettiğini söyleyecektir. Oysa seçilenler aslında seçenlerin bir ortalaması olmaktan başka bir şey değildir. Ve hepsi birbiri ardına gizlenir. Her seçilen, bir gün seçmeye zorlanır. Seçilmenin dayanılmaz hafifliği gibi değildir bu seçim. Seçtiğiniz an yeni bir kadere baş çekmişsiniz demektir. Peki seçmek nedir? Seçme yani diğer şıkları eleme işidir. Sıradan insanlar olarak bizler yaptığımız basit seçimlerle yaşıyor ve genel olarak pek bir şeyi etkilemeden ebedi aleme göçüp gidiyoruz. Önce anamızın karnında X'i veya Y'yi seçiyoruz. Sonra büyüyoruz, arkadaşlarımızı seçiyoruz. (Yüzümüze ve gönlümüze hoş gelen genellikle bize benzeyenleri seçiyoruz.) Oyuncaklar seçiyoruz.Kelimeler seçiyoruz. Bazen kötü kelimeler seçiyoruz -mesela- küfürler. Bizim seçimimiz sonucuna sağımızdaki ya da solumuzdaki melek, kendi başını sağa sola birkaç kez nispet edercesine çevirerek karşılık veriyor. Bir seçim yapıyoruz ve bedel ödüyoruz. Ya kazanıyor ya da kazanıyoruz. İki ihtimalde de kazanıyoruz, dedim zira kötülüğü kazanmak da kolay değildir dünyada. Seçmen seçimini yapar ve büyür. Bir sürü yuvarlak çıkar karşısına. Eğer yuvarlakla karşılaşmadan önce kendini yontmadıysa düz insana yuvarlaklar yaramaz. Yani başaramaz.
Birkaç on milimetre çapındaki yuvarlaklar karşısında yenilir seç-men. Okulu seçer artık onu. Başkaları seçimine göre muammele eder ona. Seçmen,seçmekten ve seçilmekten bıktığı anda seslenir seçkiciye :"Beni SINAvMA" Peki bunca seçeneğin olduğu yerde kim vakit ayıracak seçmeyip yazmaya?

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yabancılara Türkçe Öğretimi Etkinliklerim

WORDWALL Tanışma ŞİMDİKİ ZAMAN IYOR A1   Şimdiki Zaman RESİM&KELİME Gelecek Zaman EMİR KİPİ SINIFTAKİ NESNELER A1 Nesneler Genel   Renkler Sayılar Günler  Hâ l ekleri  BEDENİMİZİ TANIYALIM-DEMBA BA  KİŞİ ZAMİRLERİ   AYLAR MEVSİMLER A1.GENEL TEKRAR SAAT KAÇ? Meyveler Yer Edatları Yer Edatları 2 Yer Edatları (ALTINDA-ÜSTÜNDE-İÇİNDE) Meslekler Meslekler Resim Bulmaca Geniş Zaman Fiil& Resim Tüm kipler&şahıs ekiyle cümle kurma oyunu   Zamire uygun şahıs ekini bulma KAHOOT 1. TANIŞMA    Tanışma 2 2. Gelecek Zaman 3. İsim Cümleleri 4. Saat 5. İyelik Eki 6. Akrabalar 7. Şimdiki ZAMAN 8. Temel Sıfatlar 9. Belirli Geçmiş Zaman 10. Ev 11. Meslekler 12. Meslekler 2 13. Sayılar Kıyafetler https://prezi.com/view/tOWmW7wpExPsq8hw2Zvr/ ZAMAN  https://padlet.com/2ogretmen1kitap/zaman

Okumamı Atatürk Emretti/Beyaz Zambaklar Ülkesi’nde

Beyaz Zambaklar Ülkesi’nde Atatürk’ün emriyle çevrilmiş ve tüm eğitim camiasına önerdiği; öğrencilerin ve öğretmenlerin okumasını emrettiği bir kitaptır. Kitabın adından mülhem Beyaz Zambaklar Ülkesi : soğuk iklimi ve coğrafyasında bolca yetişen zambakları ile ünlü Finlandiya’dır . Finlandiya 19.yüzyıldaki İsveç ve Rus işgali sonrası geç kavuştuğu bağımsızlığına rağmen bugün öğretmenleri sayesinde eğitimin dünyadaki öncüsü ve refah seviyesi yüksek olan ülkelerden biri haline gelmiştir. Finlandiya eğitim sistemi birçok ülkeye model ve -uygulanmasa dahi- Türk Eğitim sistemine de ilham olmuştur.   ''Tarih bazı milletlerin ve devletlerin feci sonlarını yazdığı gibi, bazı devletlerin ve milletlerin ilerleme ve yükselmesini yazmak için de parlak sayfalar açmaktadır.'' Bu kitapta; eğitim öncüsü Snelman’ın bir medeniyeti eğitimle, kültürle ve çalışmayla tüm Fin halkının müşterek katılımıyla nasıl inşa ettiğine ve Finlandiya’nın gerçek hikayesine şahitlik edece...

3 GÜNDE 500 SAYFA? - KAFAMDA BİR TUHAFLIK

Okumak konusunda tembel olduğumu düşünürüm.Kitapçıların,sahafların,kütüphanelerin yalnızca ince belli kitaplarına uzanırdı elim hep şimdiye dek.Peki çoğu kitabı sonuna gelmeden bırakırken, üç günde beş yüz sayfayı nasıl okuyuverdim? Önceki yazılarımızda okuma alışkanlığını kazanmanın yollarından ve bizim okumak için neler yaptığımızdan bahsetmiştik.Aslında okumak için temel gereksinim güdüleyici bir eser bulmaktır.Eğer şuana dek okumakla pek aranız yoksa sizi çağıran doğru kitaptan başla-ma-dığınızdandır. Küçükken İstanbul'da geçen yıllarımda şehrin sonu gelmez gürültüsü ve büyüleyici büyüklüğü hakkında düşünürdüm.Sokak,okul ve aile üçleminde herkes gibi karakter çizerdim kendime ergenliğimde. Şehir ve ben de büyümeye devam ettik.Düşünmeye hep devam ettim.Çoğu şeyi anlamlandıramazdım bazan. Sözün özü: Kafamda bir Tuhaflık vardı. Bir tavsiye üzeri elime aldığım Orhan Pamuk'un Kafamda Bir Tuhaflık romanındaki Mevlut karakteri bugüne kadar kendimi aradığım karakterle...