Hiçbir şey şaşırtıcı değildir,yazı hariç.Yazı büyüsünün etkisine kapılmış Orhan Pamuk'un beş yıl boyunca yazdığı ve derin bir edebi altyapı barındıran romanı Kara Kitap kendi türünde birçok ilki barındırıyor.Öncelikle Kara Kitap'ın anlattığı hikayesinden ve olaylardan çok içerisine aldığı on asırlık İslam Tarihi motifleri dikkat çekiyor.
Kahramanlarımız Celal ve Galip
Mevlana Celaleddin Rumi'ye ve son divan şairi olarak bilinen Şeyh Galip'e bir naziredir.
Ayrıca kitapta; Doğu'nun irfanını yansıtan Mantıkkutyr Tayr'a,Binbir Gece Masalları'na,birçok eski şehir efsanesine,başrolü İstanbul olan binlerce bilmeceye ve Hurufi felsefesine bolca yer verilmiş.
Kara Kitap temelinde bir polisiyeyi andırıyor.Hikayeye göre
ana figürümüz Galip bir gün çocukluk aşkı,eşi Ruya'yı kaybeder.
Gazeteci Celal Salik'in köşe yazılarından topladığı işaretlerle onu aramaya koyulur.Bu işaretler öylesine gariptir ki mehdiyetten, şehzadelerden,cellatlardan sol fraksiyonlu örgütlere kadar geniş bir alana yayılır Galip'in aramaları.
Galip'in kimliğini arayan Türk toplumundaki silik yüzlerdeki esrarı çözmesiyle ve yeşil tükenmez kalemiyle arşınladığı İstanbul sokaklarında girdiği macera bekliyor sizi romanda.Her postmodern romanda rastladığımız gibi karakterlerin birbirine dönüşmesi burada da görülüyor:fayda var hatırlatmakta.
Kara Kitap,Orhan Pamuk'un bitirdiğim beşinci kitabı.Kendini tekrara düşüyor hissi oluşturması bakımından beni üzdü:kitabın detaylarda boğulması.Zihnim biraz Orhan Pamuk'a ara vermem gerektiğini söylüyor bana. Son olarak
Kara Kitap bir romandan çok bir modern destan.İncelenmesinde fayda var.Okuma zevki kazanmak isteyenlere değil,okumayı meslek edinenlere önereceğim yegane bu eser şimdiden klasik olmayı hakediyor.
Bu eseri edebiyata kattığın için teşekkürler Orhan Pamuk
Yorumlar
Yorum Gönder