Ana içeriğe atla

Orhan Pamuk- Masumiyet Müzesi


Hayatımın en mutlu günüymüş,bilmiyordum" diyerek başlıyor usta romancı hikayesine.Roman birinci tekil şahsın üzerinden anlatılmakta.
Bu şahıs:Kemal Bey... Ancak garip olan bir şey var ki Orhan Pamuk ve diğer roman karakterleri(Cevdet Bey ve Oğulları,Şair Ka,Pamuk ailesi,Ünlü gazeteci Celal Salik ) aynı romanda.Kurgu nerede başlıyor nerede bitiyor kestirmesi güç ve aynı zamanda zevkli bir akıcılık katıyor.
Romana;kurgusal alemin gerçek hayata dönüştüğü,1960'ların değişen Türkiye'sinde Mümtaz Bey'in kurduğu ünlü tekstil şirketi Satsat'ın sahibinin oğlu Kemal ile Nişantaşı'nın arka sokağında oturan kendinden küçük akrabası  Milliyet Gazetesi Güzellik kraliçelerinden Füsun'un dillere destan modern bir Leyla u Mecnun aşkı yaşadığı 1975'in İstanbul'unda başlıyoruz.
Bir yeşilçam melodramı gibi dönemin şarkılarını,olaylarını,dünyasını işleyen Nişantaşı'dan Çukurcuma'ya birkaç dakikalık yollarda dünyaların değişebildiğini gösteren,bunu yaparken devlet,aile,aşk,din,cinsellik gibi tabuları yoklayan Pamuk romanıyla bir ilki de başarmış durumda:Kurgunun başlamasına vesile olan Kemal Bey'in çalma/biriktirme/toplama hastalığı büyük aşkı Füsun'a ait olan sigara izmaritleri,tuzluklar,düğmeler,küpeler,rujlar gibi ıvır zıvır denebilecek şeyleri sekiz yıl boyunca itinayla saklaması ile en sonunda tüm bu hastalığını bir Batılı gibi teşhire karar vermesiyle açılıyor Masumiyet Müzesi. Bu müzeyi anlatacak şey ise kitap olduğu için Orhan Pamuk dahil oluyor hikayeye.
Diğer tüm müzelerin aksine devletlerin değil şahısların tarihine eğilen bir kitap Masumiyet Müzesi.Ayrıca roman; kendisine gelen eleştirilerin aksine burjuvazinin saçma hastalıklarını anlatıyor diyerek geçilemeyecek cinsten yoğun bir edebi ve psikolojik derinlik barındırıyor.
En yakın zamanda müzeyi de ziyaret edecek deneyimlerimi size aktaracağım.
Bir güzellik de müzeden alacağınız bilet eğer kitapla ziyarete gelirseniz kitaba basılan bir mühürle ücretsiz oluyor 😊









Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yabancılara Türkçe Öğretimi Etkinliklerim

WORDWALL Tanışma ŞİMDİKİ ZAMAN IYOR A1   Şimdiki Zaman RESİM&KELİME Gelecek Zaman EMİR KİPİ SINIFTAKİ NESNELER A1 Nesneler Genel   Renkler Sayılar Günler  Hâ l ekleri  BEDENİMİZİ TANIYALIM-DEMBA BA  KİŞİ ZAMİRLERİ   AYLAR MEVSİMLER A1.GENEL TEKRAR SAAT KAÇ? Meyveler Yer Edatları Yer Edatları 2 Yer Edatları (ALTINDA-ÜSTÜNDE-İÇİNDE) Meslekler Meslekler Resim Bulmaca Geniş Zaman Fiil& Resim Tüm kipler&şahıs ekiyle cümle kurma oyunu   Zamire uygun şahıs ekini bulma KAHOOT 1. TANIŞMA    Tanışma 2 2. Gelecek Zaman 3. İsim Cümleleri 4. Saat 5. İyelik Eki 6. Akrabalar 7. Şimdiki ZAMAN 8. Temel Sıfatlar 9. Belirli Geçmiş Zaman 10. Ev 11. Meslekler 12. Meslekler 2 13. Sayılar Kıyafetler https://prezi.com/view/tOWmW7wpExPsq8hw2Zvr/ ZAMAN  https://padlet.com/2ogretmen1kitap/zaman

Okumamı Atatürk Emretti/Beyaz Zambaklar Ülkesi’nde

Beyaz Zambaklar Ülkesi’nde Atatürk’ün emriyle çevrilmiş ve tüm eğitim camiasına önerdiği; öğrencilerin ve öğretmenlerin okumasını emrettiği bir kitaptır. Kitabın adından mülhem Beyaz Zambaklar Ülkesi : soğuk iklimi ve coğrafyasında bolca yetişen zambakları ile ünlü Finlandiya’dır . Finlandiya 19.yüzyıldaki İsveç ve Rus işgali sonrası geç kavuştuğu bağımsızlığına rağmen bugün öğretmenleri sayesinde eğitimin dünyadaki öncüsü ve refah seviyesi yüksek olan ülkelerden biri haline gelmiştir. Finlandiya eğitim sistemi birçok ülkeye model ve -uygulanmasa dahi- Türk Eğitim sistemine de ilham olmuştur.   ''Tarih bazı milletlerin ve devletlerin feci sonlarını yazdığı gibi, bazı devletlerin ve milletlerin ilerleme ve yükselmesini yazmak için de parlak sayfalar açmaktadır.'' Bu kitapta; eğitim öncüsü Snelman’ın bir medeniyeti eğitimle, kültürle ve çalışmayla tüm Fin halkının müşterek katılımıyla nasıl inşa ettiğine ve Finlandiya’nın gerçek hikayesine şahitlik edece...

3 GÜNDE 500 SAYFA? - KAFAMDA BİR TUHAFLIK

Okumak konusunda tembel olduğumu düşünürüm.Kitapçıların,sahafların,kütüphanelerin yalnızca ince belli kitaplarına uzanırdı elim hep şimdiye dek.Peki çoğu kitabı sonuna gelmeden bırakırken, üç günde beş yüz sayfayı nasıl okuyuverdim? Önceki yazılarımızda okuma alışkanlığını kazanmanın yollarından ve bizim okumak için neler yaptığımızdan bahsetmiştik.Aslında okumak için temel gereksinim güdüleyici bir eser bulmaktır.Eğer şuana dek okumakla pek aranız yoksa sizi çağıran doğru kitaptan başla-ma-dığınızdandır. Küçükken İstanbul'da geçen yıllarımda şehrin sonu gelmez gürültüsü ve büyüleyici büyüklüğü hakkında düşünürdüm.Sokak,okul ve aile üçleminde herkes gibi karakter çizerdim kendime ergenliğimde. Şehir ve ben de büyümeye devam ettik.Düşünmeye hep devam ettim.Çoğu şeyi anlamlandıramazdım bazan. Sözün özü: Kafamda bir Tuhaflık vardı. Bir tavsiye üzeri elime aldığım Orhan Pamuk'un Kafamda Bir Tuhaflık romanındaki Mevlut karakteri bugüne kadar kendimi aradığım karakterle...