Sodom ve Gomore şehirleri İncil'de geçen bir hadisedir. Bu iki şehirde yaşayan halk ahlaki açıdan yoksun ve hatta cinsel isteklerini her şeyden üstün tutmuş lanetlenmiş iki şehirdir. Yakup Kadri Karaosmanoğlu bu iki şehrin başından geçenleri İstanbul ile bağdaştırmaktadır.
Romanda geçen zaman İstanbul'un işgal yılları . İngiliz , Fransız ve Yunan askerleri İstanbul çevresinde gezmektedir. Ahlaki açıdan yoksun insanlar bu işgalcilere sempati duymaktadır. Dönemde tüm halkın bu işgalcilere tepki göstermesi gerekirken bazı kesim insanlar onlarla eğlenmekte , yaptıklarını desteklemektedir. Genç kızlar bu işgalcilerle ahlak dışı ilişkiler yaşamaktadır. Romanda bunlar hayretle anlatılmaktadır. Bu nedenle Yakup Kadri İstanbul'un lanetleneceğini düşünmüş . Çünkü birçok insan işgalcilerin bu hallerini gayet normal karşılamakta , milli benlik ve hatta dilimizi yok etmeye sürüklemektedir.
Romanda iki tip insan vardır . İlki geleneklerine bağlı , milli bilince sahip , ikinci tip insan ise işgalcileri destekleyen milli bilinci zayıf olan kişiler. Romanda şehitlere ve gazilere hiç değer verilmediği söyler fakat ülkemizi bu duruma getirenlerin ise el üstünde tutulduğunu eleştirir. Romanda Sami Bey ve ailesini konu ediniyor . Bu aile işgalcilere yakındır. Karı koca olan Leyla ve Necdet arasındaki bağlar . Leyla'nın işgalci bir subayla birlikte olmasıyla bozulur . Daha sonra pişman olup Necdet'e geri dönmek istese de Necdet bu durumu kabul etmez.
Romanın genelinde genç kızların işgalcilerle olan ilişkileri yer almakta ve kızların ailelerinin bu duruma tepki göstermemesi Yakup Kadriyi düşündürmektedir . Bu durumu sürekli eleştirmektedir. Romanın asıl konusu olarak bu olayı alabiliriz. Bu zamanda yazılmış çoğu romanda olduğu gibi Sodom ve Gomore de batı hayranı olan insanları konu almaktadır . Ülkenin zor şartlardan geçtiği bu dönemde herkesin birlik içinde olup mücadele etmesi gerekirken bazı kesim insanların ise batı hayranlığının üst safhaya çıkması , gösterişli hayatlar yaşaması kaçınılmazdır.
Yıllardan beri süre gelen ve devam eden bu durum evrenin bir kanunu sanırım . Bu iki tip insan sürekli varolmuştur Belki de hayat bu iki grup arasındaki kavgadan ibarettir diyerek konuyu kapatmak istiyorum :) Dönemin toplumsal , siyasal yapısını anlayabilmek açısından okunması gereken bir roman olduğunu düşünüyorum . Belki başlarda olaylar biraz karışık gelebilir ancak ilerleyen sayfalarda konu daha açık aktarılmaktadır . Keyifli okumalar dilerim :)
Yorumlar
Yorum Gönder