Merhaba sevgili takipçilerim...Farkına varanların olduğu gibi ben, Dünya Edebiyatı eserlerini sizler için incelerken daha çok Türk insanını ilgilendiren,bizden esintiler bulunduran anlatılara değinmeyi tercih ediyor,bu eserleri tahlil ediyorum.Tahlilde geç kaldığım bir eseri Doğu Ekspress'inde Cinayet romanını anlatıyorum bu kez.Avrupa'nın gizemli Doğu'ya açılış yeri olan İstanbul'da başlıyor hikaye.Kimliklerin sonradan açığa çıktığı bir polisiye.Her milletten onlarca insan bir vagonda işlenmiş katili belli olmayan ama arkasında derin esrarlar barındıran bir cinayeti çözümlemeye çalışıyor.
Bay Poriot'a İstanbul Paris arası geçen bu kısa 24 saatte cinayeti çözme görevi veriliyor.
Bay Poriot'un cinayeti çözüme kavuşup kavuşturmadığını söylemeden önce gelin romanın nasıl kaleme alındığına değinelim.
Her sanatçı sanatında kendinden izler taşır.Elbette bu Agatha içinde geçerli.Agatha kimseye haber vermeden ömrünün son günlerinde İstanbul Pera Palas'a gelmiştir.Bugün kaldığı oda hala sergilenmektedir.Dileyen ziyaret edebilir.Agatha'nın İstanbul'da kaldığı 11 günde bu romanı kaleme alındığı bilinmektedir, garip olan ise bu dönüşten kısa bir süre sonra Agatha'nın kendisinin gizemli bir şekilde intihar etmiş halde bulmamızdır.Cinayet mi intihar mı? Gelin Türkiye'nin de karıştığı bu gizeme siz karar verin.
Agatha'nın İstanbul'daki gizemi hakkında daha detaylı bilgi için: https://seyler.eksisozluk.com/agatha-christienin-pera-palas-oteldeki-sirri
Yorumlar
Yorum Gönder