Merhaba Sevgili Blog Okurlarım , uzun zamandır hem blog'da hem de instagram hesabımda paylaşım yapamadım her ne kadar yazmak okumak sizlerle fikirlerimi paylaşmak istesem de yaşam yoğunluğum buna biraz izin vermedi diyebiliriz :)
Konu yazmak olunca sizlere İnci Aral'ın Yazma Büyüsü eserini tanıtmak istedim . Kitap benim için çok değerli biri tarafından imzalı şekilde hediye edildi buradan tekrar teşekkürlerimi sunmak istiyorum :) Yazma Büyüsü neler anlatıyor nelerden bahsediyor isterseniz birazda bunlardan bahsedelim:
Yazmak , bir şeyler kaleme dökmek , düşüncelerimizi insanlarla paylaşmak herkes için bir tutku olduğunu düşünüyorum çünkü insan yazmadan paylaşmadan dertlerini dökemez yazma serüvenimiz belki de o ilkokul yıllarımızda yazdığımız basit çaplı günlüklerle başlamış olabilir çoğumuzun İnci Aral'da öncelikle ilk yazma serüveninden bahsetmekte kitabının girişinde 14 yaşında yazar olma arzusuyla dolan on beş yaşına geldiğinde ise yerel bir dergide şiirlerini yayımladığı , çeşitli öykü ve hikaye yarışmalarına katıldığını belirtiyor. Herkes gibi çekinceleri olan bir kızdı çok okuduğu halde iyi bir yazar olabileceği aklının ucundan geçmezdi hayalleri kısa sürede gerçekleşti tabi ki hayallerinin büyüsüne kapılıp okumaktan ve yazmaktan vazgeçmedi bu yaşına kadar hep daha iyi olmak için çabaladığını büyük bir samimiyetle kaleme dökmüş .
Yazma sıkıntılarından , çocukluğunda yaşadığı olaylardan ve en önemlisi nasıl yazar olunur ? sorusuna cevap aramış kitabında.Hayallerin gerçeğe dönüşmesinin zor olmadığından bahseden yazar Edebiyatımızın çeşitli alanlarında isim yapmış değerli şahsiyetleri de yazılarına yansıtmış. Biraz deneme havasında geçen bu kitabı bence yazar olmak isteyenlere , yazı yazabilmek isteyenlere ufak ipuçları veren akıcı ve ilgi çekici anlatıma sahip olduğunu düşünüyorum.
' Ben yalnızca yaşama ayak uydurma güçsüzlüğüm taşıyamayacağım kadar ağırlaştığında kaleme sarılıyorum . O zaman gerçeği kurmacanın ve yanılsamanın araçlarıyla kendimce yeniden tanımlamaya uğraşıyorum bunu yapmaya çalışırken kapıldığım umutsuzluğu sana anlatamam . Yazma tutkumun vazgeçilmezliği belki de bunu yenmeye yöneliktir, özü budur.'
Okura seslenişinde böyle bir paragraf dikkatimi çekiyor ve haklı buluyorum kendisini gerçekten de öyledir, insan ne zaman güçsüz olsa ne zaman mutsuz ve bunalımlı olsa o zaman daha çok kaleme sarılır ve adeta kalem o an konuşur bu akıllara yazabilmek için illa mutsuz mu olmalıyız ? Sorusunu getirir :) Aslında bir açıdan öyledir ne demişler : İyi şairler içlerinde hep bir sıkıntı taşırlar ..
Bu soruların cevaplarını sizlere bırakıyorum tabi ki aksini düşünende vardır . Yazma ufkumu açan bu kitap için İnci Aral'a teşekkür ediyorum bence yazma hevesi olanların okuması gerektiğini düşündüğüm bir kitap emin olun hiç sıkılmayacaksınız :)
Yorumlar
Yorum Gönder